SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

ADAHİ BAHSİ

<< 1977 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

39 - (1977) حدثنا ابن أبي عمر المكي. حدثنا سفيان بن عبدالرحمن ابن حميد بن عبدالرحمن ابن عوف. سمع سعيد بن المسيب يحدث عن أم سلمة؛

 أن النبي صلى الله عليه وسلم قال (إذا دخلت العشر، وأراد أحدكم أن يضحي، فلا يمس من شعره وبشره شيئا).

قيل لسفيان: فإن بعضهم لا يرفعه. قال: لكني أرفعه.

 

[ش (فلا يمس من شعره وبشره شيئا) قال الإمام النووي: قال أصحابنا: المراد بالنهي عن أخذ الظفر والشعر، النهي عن إزالة الظفر بقلم أو كسر أو غيره. والمنع من إزالة الشعر بحلق أو تقصير أو نتف أو إحراق، أو أخذه بنورة أو غير ذلك، وسواء شعر الإبط والشارب والعانة والرأس وغير ذلك من شعور بدنه. قال أصحابنا: والحكمة في النهي أن يبقى كامل الأجزاء ليعتق من النار].

 

{39}

Bize İbıı-î Ebî Ömer El-Mekkî rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyâıı, Abdurrahman b. Humeyd b. Abdirrahman b. Avf'dan rivayet etti, o da Saîd b. Müseyyeb'i Ümmü Seleme'den naklen rivayet ederken dinlemîşki, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Malûm on gün girdi de biriniz kurban kesmek istedi mi artık (kendi) saçından ve cildinden hiç bir şeye dokunmasın!» buyurmuşlar.

 

Süfyân'a: «Bâzıları bu hadîsi merfu' rivayet etmiyor.» dediler. — Lâkin onu ben merfu* olarak rivayet ediyorum, cevâbını verdi.

 

 

40 - (1977) وحدثناه إسحاق بن إبراهيم. أخبرنا سفيان. حدثني عبدالرحمن بن حميد بن عبدالرحمن بن عوف عن سعيد بن المسيب، عن أم سلمة ترفعه.

 قال: (إذا دخل العشر، وعنده أضحية، يريد أن يضحي، فلا يأخذن شعرا ولا  يقلمن ظفرا).

 

{40}

Bize bu hadîsi İshâk b. İbrahim de rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyân haber verdi. (Dediki): Bana Abdurrahman b. Humeyd b. Abdirrahman b. Avf, Saîd b. Müseyyeb'den, o da Ümmü Seleme'den merfu' olarak rivayet etti. Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Malûm on gün girdiği vakit elinde kurbanı olup kurban kesmek isteyen kimse (bedeninden) asla bir kıl almasın, tek bir tırnak kesmesin.» buyurmuşlar.

 

 

41 - (1977) وحدثني حجاج بن الشاعر. حدثني يحيى بن كثير العنبري، أبو غسان. حدثنا شعبة عن مالك بن أنس، عن عمر بن مسلم، عن سعيد بن المسيب، عن أم سلمة؛

 أن النبي صلى الله عليه وسلم قال (إذا رأيتم هلال ذي الحجة، وأراد أحدكم أن يضحي، فليمسك عن شعره وأظفاره).

 

[ش (عمر بن مسلم) كذا رواه مسلم: عمر بضم العين في كل هذه الطرق. إلا طريق الحسن بن علي الحلواني ففيها عمرو بفتح العين. وإلا طريق أحمد بن عبدالله بن الحكم ففيها: عمر أو عمرو. قال العلماء: الوجهان منقولان في اسمه].

 

{41}

Bana Haccac b. Şâir de rivayet etti. (Dediki): Bana Yahya b. Kesir EI-Anberî Ebû Gassan rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be Mâlik b. Enes'den, o da Ömer b. Müslim'den, o da Saîd b. Müseyyeb'den, o da Ümmü Seleme'den naklen rivayet etti İki, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Zi'l-hicce hilâlini gördüğünüz vakit bîriniz kurban kesmek isterse, saçlarına ve tırnaklarına dokunmaktan kendini futsun.» buyurmuşlar.

 

 

(1977) - وحدثنا أحمد بن عبدالله بن الحكم الهاشمي. حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة عن مالك ابن أنس، عن عمر أو عمرو بن مسلم، بهذا الإسناد، نحوه.

 

{…}

Bize Ahmed b. Abdillah b. Kakem El-Haşimî dahî rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be Mâlik b. Enes'den, o da Ömer yahut Amr b. Müslim'den bu îsnadla bu hadîsin benzerini rivayet etti.

 

 

42 - (1977) وحدثني عبيدالله بن معاذ العنبري. حدثنا أبي. حدثنا محمد بن عمرو الليثي عن عمر ابن مسلم بن عمار بن أكيمة الليثي، قال: سمعت سعيد بن المسيب يقول: سمعت أم سلمة، زوج النبي صلى الله عليه وسلم تقول:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (من كان له ذبح يذبحه، فإذا أهل هلال ذي الحجة، فلا يأخذن من شعره ولا  من أظفاره شيئا، حتى يضحي).

 

[ش (ذبح) أي حيوان يريد ذبحه فهو فعل بمعنى مفعول. كحمل بمعنى محمول. ومنه قوله تعالى. { وفديناه بذبح عظيم} ].

 

{42}

Bana Ubeydullah b. Muâz EI-Anberî de rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Amr El-Leysî Ömer b. Müslim b. Ammar b. Ükeyme El-Leysî'den rivayet etti. (Demişki): Saîd b. Müseyyeb'i şunu söylerken işittim :

 

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Ümmü Seleme'yi dinledim. Şunu söylüyordu. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i

 

«Kimin kesecek bir hayvanı varsa Zülhicce'nin hilâli yenilendiği vakît tâ kurbanını kesinceye kadar saçından ve tırnaklarından asla bir şey almasın!» buyurdular.

 

 

(1977) - حدثني الحسن بن علي الحلواني. حدثنا أبو أسامة. حدثني محمد بن عمرو. حدثنا عمرو بن مسلم بن عمار الليثي. قال:

 كنا في الحمام قبيل الأضحى. فاطلى فيه ناس. فقال بعض أهل الحمام: إن سعيد بن المسيب يكره هذا، أو ينهى عنه. فلقيت سعيد بن المسيب فذكرت ذلك له. فقال: يا ابن أخي! هذا حديث قد نسي وترك. حدثتني أم سلمة، زوج النبي صلى الله عليه وسلم، قالت: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم. بمعنى حديث معاذ عن محمد بن عمرو.

 

[ش (الحمام) مذكر، مشتق من الحميم، وهو الماء الحار.

(فاطلى) معناه أزالوا شعر العانة بالنورة.

(أن سعيد بن المسيب يكره هذا) يعني يكره إزالة الشعر في عشر ذي الحجة لمن يريد التضحية، لا أنه يكره مجرد الاطلاء].

 

{…}

Bana Hasen b. Aliy El-Hulvâm rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Usâme rivayet etti. (Dediki): Bana Muhammed b. Amr rivayet etti, (Dediki): Bize Amr b. Müslim b. Ammâr EI-Leysî rivayet etti. (Dediki):

 

Kurban Bayramının önceğizinde hamamda idik. Orada bâzı kimseler kasık kıllarını temizlediler de hamam sahiplerinden biri: «Saîd b. Müseyyeb bunu mekruh görüyor; yahut yasak ediyor, dedi. Az sonra ben Saîd h. Müseyyeb'e rastlayarak bunu kendisine andım. Saîd :

 

— Be kardeşim oğlu! Bu unutulmuş ve terkedilmiş bir hadîstir. Bana Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Ümmü Seleme rivayet etti. (Dediki): Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) : buyurdular.

 

Râvi, Muâz'ın Muhammed b. Amr'dan naklettiği hadîs mânâsında rivayette bulunmuştur.

 

 

2 م - (1977) وحدثني حرملة بن يحيى وأحمد بن عبدالرحمن بن أخي ابن وهب قالا: حدثنا عبدالله بن وهب. أخبرني حيوة. أخبرني خالد بن يزيد عن سعيد بن أبي هلال، عن عمر بن مسلم الجندعي؛ أن ابن المسيب أخبره؛ أن أم سلمة، زوج النبي صلى الله عليه وسلم أخبرته. وذكر النبي صلى الله عليه وسلم. بمعنى حديثهم.

 

{…}

Bana Harmele b. Yahya ile İbn-i Vehb'in kardeşi Abdullah b. Vehb rivayet etti. (Dediki): Bana Hayve haber verdi. (Dediki): Bana Hâlid b. Yezid, Saîd b. Ebi Hilâl'den, o da Ömer b. Müslim El-Cündeî'den naklen haber verdi, ona da İbn-i Müseyyeb haber vermiş. Ona da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcesi Ümmü Seleme haber vermiş. Ve Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i yukarkilerin hadîsi mânâsında anmış.

 

 

İzah:

Ulema Zülhicce ayının 10'u girdikten sonra, kurban kesmek İsteyen kimsenin saç ve tırnaklarını kesip kesemiyeceği hususunda ihtilâf etmişlerdir. Saîd b. Müseyyeb, Rabîa, İmam Ahmed, İshak, Dâvûd.u Zahirî ile Şâfiîler'den bazılarına göre kuşluk vakti o hayvanı kurban edinceye kadar kıl ve tırnaklarından bir şey almak haramdır. İmam Şafiî'ye göre haram değil, keraheti tenzihiyye ile mekruhtur. Ebu Hanife mekruh olmadığına kaildir. İmam Mâlik bir rivayette mekruh değildir, demiş. Diğer bir rivayette mekruh olduğunu söylemiş. Üçüncü bir rivayette vâcib olmayan kurbanda bunun haram olduğunu söylemiştir. Haramdır diyenler babımızın hadîsleriyle istidlal etmişlerdir.. Şafiî 'nin delili Hz. Âişe hadîsidir. Mezkûr hadîste Âise (Radiyallahuanha) «Ben Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in Mekke'ye göndereceği kurbanların gerdanlık iplerini bükerdim. Sonra kendisi gerdanlığı takar, o hayvanı hareme gönderirdi...» demektedir. İmam Şafiî: «Harem-i Şerife kurban göndermek, kurban kesmek istemekten daha büyük iştir. Binâenaleyh hadîs bu gibi şeylerin haram olmadığına delâlet eder,» demiş. Nehy hadîslerini keraheti tenzihiyyeye hamletmiştir.

 

Saçı almaktan murad; tıraş olmak, saç kısaltmak veya yolmak suretiyle vücudun baş, sakal, bıyık, kasık ve koltuk gibi yerlerindeki kılları temizlemektir.

 

Bundaki hikmet: Cehennemden âzad olmak için vücudun bütün uzuvlarının kemal üzere kalmasıdır. Bâzıları ihrama giren hacıya benzemek için nehyedildiğini söylemişlerdir.

 

Saîd b. Müseyyeb'in kıl temizlemeyi kerih görmesi, kurban kesecek olan kimselere mahsustur.